Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Synonyme
Über uns
Werkzeuge
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Über uns
Quellen
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf
dolu dolu
Bedeutungen von dem Begriff
"dolu dolu"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 3 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
dolu dolu
good
adj.
Colloquial
2
Colloquial
dolu dolu
in full
expr.
Idioms
3
Idioms
dolu dolu
to the full
adv.
Bedeutungen, die der Begriff
"dolu dolu"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 500 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Common Usage
1
Common Usage
dolu
hail
n.
2
Common Usage
dolu yağmak
hail
v.
3
Common Usage
ile dolu olmak
filled with
v.
4
Common Usage
dolu
full
adj.
5
Common Usage
su dolu
watery
adj.
6
Common Usage
hayat dolu
vivacious
adj.
General
7
General
olaylarla dolu sene
eventful year
n.
8
General
dolu şey
full
n.
9
General
dolu ağırlık
gross vehicle weight
n.
10
General
dolu sağanağı
hail shower
n.
11
General
aşk ve macera dolu hikaye
romance
n.
12
General
olaylarla dolu bir hafta
a full week
n.
13
General
içi su dolu kabarcık
water blister
n.
14
General
bir dolu yalan
pack of lies
n.
15
General
dolu tanesi
hailstone
n.
16
General
ile dolu (çok)
abounding in
n.
17
General
bizim için övünç dolu bir gün
a proud day for us
n.
18
General
ağzına kadar dolu bardak
bumper
n.
19
General
olaylarla dolu olma
eventfulness
n.
20
General
kin ve nefretle dolu olma
despitefulness
n.
21
General
haberlerle dolu olma
newsiness
n.
22
General
bütün yaşam ve tabiatın görünmez ve sonsuz olanın ruhani simgeleri ve anlamlarıyla dolu olduğuna inanan bir görüş
sacramentalism
n.
23
General
düşünce dolu olma
dreamfulness
n.
24
General
bir dolu yalan
a pack of lies
n.
25
General
mutluluk dolu olma
blissfulness
n.
26
General
dolu savak
spillway
n.
27
General
nefret dolu olma
hatefulness
n.
28
General
gereksiz laflarla dolu olma
diffuseness
n.
29
General
çamaşırların arasına konulan içi hoş kokulu kuru bitki vb ile dolu bez kese
sachet
n.
30
General
hazırcevap sözlerle dolu konuşma
repartee
n.
31
General
hayatın güçlüklerle dolu tarafı
the seamy side of life
n.
32
General
fazla dolu olma
repletion
n.
33
General
hayat dolu olma
corkiness
n.
34
General
ağzına kadar dolu kadeh
bumper
n.
35
General
kötülük dolu
balefulness
n.
36
General
bant (dolu)
tape
n.
37
General
sevgi dolu olma
warmheartedness
n.
38
General
film vb hakkında övgü dolu yazı
rave review
n.
39
General
güney amerika'da hazinelerle dolu olduğu söylentisi bulunan efsanevi şehir
el dorado
n.
40
General
samanla dolu pişirme kabı
haybox
n.
41
General
yarı dolu tohum
half empty seed
n.
42
General
arzu dolu bakış
ogle
n.
43
General
umut dolu bir gelecek
a rosy future
n.
44
General
dolu
sleet
n.
45
General
dolu çizgi
full line
n.
46
General
dolu fırtınası
hailstorm
n.
47
General
dolu fırtınası
hail storm
n.
48
General
dolu tanesi
hail stone
n.
49
General
tutku dolu bir gece
a night of passion
n.
50
General
stres dolu hayat
stress-filled life
n.
51
General
ağzına kadar dolu bardak
brimmer
n.
52
General
stres dolu hayat/yaşam
stress-filled life
n.
53
General
mutluluk dolu bir hayat
a life full of happiness
n.
54
General
hafıza dolu mesajı
memory full message
n.
55
General
şehvet dolu hisler
lustful thoughts
n.
56
General
şüphelerle dolu bir dünya
an uncertain world
n.
57
General
belirsizliklerle dolu bir dünya
an uncertain world
n.
58
General
hüzün dolu/hüzünlü öyküler
tales of woe
n.
59
General
ilmek ve düğümlerle dolu olma
knottiness
n.
60
General
seyirciyle dolu tiyatro
bumper house
n.
61
General
(tüm koltuklar dolu olduğunda) ayakta kalan kimse
standee
n.
62
General
heyecanlı/gerilim dolu hikaye
chiller
n.
63
General
sevgi dolu olma
warm-heartedness
n.
64
General
dolu burun
bunged up nose
n.
65
General
(küçük içki şişeleriyle dolu) minibar
honor bar
n.
66
General
dolu tabanca
loaded gun
n.
67
General
dolu silah
loaded gun
n.
68
General
göğsü brövelerle dolu subay
highly decorated officer
n.
69
General
(genelde gökyüzü için söylenir) yıldızlarla dolu gece
star-studded night
n.
70
General
içi bira ile dolu bir bardak ve pinpon topuyla oynana bir oyun
beer pong
n.
71
General
içi bira ile dolu bir bardak ve pinpon topuyla oynana bir oyun
beirut
n.
72
General
kamış dolu bölge
canebrake
n.
73
General
macera dolu şeyler yapma
adventuring
n.
74
General
havayla dolu olma
aerification
n.
75
General
bambularla dolu arazi
canebreak
n.
76
General
bambularla dolu arazi
canebrake
n.
77
General
tüm seyirci koltuklarının dolu olması
capacity audience
n.
78
General
bir evi kötü ruhlardan koruyan içi tohumlarla dolu cam çubuk
charm wand
n.
79
General
canlı ve enerji dolu olma hali
pizzazz
n.
80
General
aşk dolu bakış
amoret
n.
81
General
aşk dolu bakış
amorette
n.
82
General
aşkla dolu olma
amorism
n.
83
General
yolsuzlukla dolu yer
augean stable
n.
84
General
minnet dolu jestler
gestures of gratitude
n.
85
General
neşe dolu olmama
uncheerfulness
n.
86
General
canlı ve enerji dolu olma hali
zing
n.
87
General
canlı ve enerji dolu olma hali
pizzaz
n.
88
General
arzu dolu bakış
eliad [obsolete]
n.
89
General
sevgi dolu olmama
unlovingness
n.
90
General
hayat dolu olma
jantiness
n.
91
General
ağzına kadar dolu olan kül saklama vazosu
urnful
n.
92
General
sevgi dolu bakış
belgard [obsolete]
n.
93
General
sevgi dolu bakış
chierte
n.
94
General
hayat dolu olma
exuberance
n.
95
General
hayat dolu olma
exuberancy
n.
96
General
dolu maşrapa
facer [obsolete]
n.
97
General
bazı komedi gösterilerinde sopa gibi kullanılan içi hava dolu kese
bladder
n.
98
General
ıvır zıvırla dolu olma
junkiness
n.
99
General
sağlam bir sicimle sarılı ve barutla dolu mukavva bir kartondan oluşan havai fişek
marron
n.
100
General
sağlam bir sicimle sarılı ve barutla dolu mukavva bir kartondan oluşan havai fişek
marroon
n.
101
General
dolu yağışı
haggle [dialect]
n.
102
General
dolu sağanağı
hail
n.
103
General
dolu etkisi veren şey
hail
n.
104
General
dolu fırtınasına benzeyen şey
hailstorm
n.
105
General
hayranlık ve merak dolu kimse
marveller
n.
106
General
ağaçlarla dolu olma
woodiness
n.
107
General
fırsatlarla dolu yer
happy hunting ground
n.
108
General
fırsatlarla dolu yer
happy hunting grounds
n.
109
General
hayat dolu ve yaramaz genç
hempy [scotland]
n.
110
General
ağzına kadar dolu olma
brimfulness [obsolete]
n.
111
General
ağzına kadar dolu olma
brimfullness [obsolete]
n.
112
General
içi dolu oyuklar
holes
n.
113
General
fırındaki içi seramik eşya dolu kaplar
bung
n.
114
General
hazırcevap sözlerle dolu konuşma
give and take
n.
115
General
neşe dolu olma
gladfulness
n.
116
General
engellerle dolu durum
obstacle course
n.
117
General
engellerle dolu yol
obstacle course
n.
118
General
deli dolu davranış
daredevilism
n.
119
General
(bilgi ile) dolu olma
depth
n.
120
General
ağzına kadar dolu
full to the gunwales
n.
121
General
taşacak kadar dolu
full to the gunwales
n.
122
General
nefret dolu olma
odium
n.
123
General
taşacak kadar dolu olma
overfill
n.
124
General
aşırı dolu bir mekanın boşluk olmayan bölümü
overflow
n.
125
General
heyecan dolu
riveting
n.
126
General
galler'de müzik, drama, şiir ve güzel sanatlarda yarışmalarla dolu bir festival
royal national eisteddfod
n.
127
General
hasır ile dolu olma
rushiness
n.
128
General
(çakıl taşı) gözenekli maddeyle dolu kapta suyun buharla ısıtıldığı bir cihaz
commingler
n.
129
General
tiyatroda cam kırılma sesini taklit etmek için kullanılan içi kırık parça dolu sepet
crash
n.
130
General
eşyalarla dolu çekmece
drawerful
n.
131
General
içki ve seks dolu ortam
drunken revelry
n.
132
General
misafirlerin partiye getirdiği dolu tabak
plate [new zealand/australia]
n.
133
General
içi dolu şey
pouff
n.
134
General
özsu ile dolu olma
sappiness
n.
135
General
nefret dolu konuşma
fire-breathing
n.
136
General
uşaklarla dolu yer
flunkydom
n.
137
General
her bir bölümü madde ile dolu olan boşluk
plenum
n.
138
General
at bacağında sıvı dolu şişlik
puff
n.
139
General
sığlıklarla dolu olma
shoaliness
n.
140
General
resiflerle dolu olma
shoaliness
n.
141
General
dolu tabanca kartuşu
shot cartridge
n.
142
General
dolu yağmuru
shower
n.
143
General
balçık kıvamlı maden birikintisiyle dolu çukur
slime pit
n.
144
General
iyi atışlarla dolu beyzbol maçı
slugging match
n.
145
General
yumuşak dolu
snow pellet
n.
146
General
içi dolu olma
solidity
n.
147
General
mısır gibi başçıklarla dolu olma
spicosity
n.
148
General
hayat dolu kimse
sprite
n.
149
General
saman dolu yastık
sunk [scotland]
n.
150
General
dolu olmak
crawl
v.
151
General
dolu olmak
crawl with something
v.
152
General
çukurlar ile dolu olmak
be pocked with
v.
153
General
dolu olmak
teem with something
v.
154
General
boş atıp dolu tutmak
make a lucky shot
v.
155
General
ile dolu olmak
be infested with
v.
156
General
ağzına kadar dolu olmak
brim
v.
157
General
hoş olmayan bir şeyle dolu olmak
bristle with
v.
158
General
boş atıp dolu tutmak
draw a bow at a venture
v.
159
General
ağzına kadar dolu olmak
brim with
v.
160
General
ile dolu olmak
be ridden with
v.
161
General
dolu olmak
spill over with
v.
162
General
ile dolu olmak
be teemed
v.
163
General
arzu dolu bakmak
ogle
v.
164
General
hayat dolu olmak
be full of life
v.
165
General
dolu olmak
abound
v.
166
General
dolu olmak (bir şeyle)
swim
v.
167
General
dolu olmak
simmer with
v.
168
General
dolu halinde yağmak
hail
v.
169
General
hayat dolu olmak
be full of beans
v.
170
General
ile dolu olmak
be suffused with
v.
171
General
tüm yerleri dolu olmak
be booked up
v.
172
General
ile dolu olmak
be awash with
v.
173
General
dolu olmak
be alive with
v.
174
General
bir şeyin verdiği heyecanla dolu olmak
be flushed with
v.
175
General
övgü dolu sözler söylemek
speak well of
v.
176
General
tıka basa dolu olmak
be overcrowded
v.
177
General
dolu olmak
teem
v.
178
General
programı dolu olmak
be booked up
v.
179
General
ile dolu olmak
be soaked in
v.
180
General
dolu olmak
be full
v.
181
General
(avukat stajyeri vb gibi) zor/angarya dolu bir iş yapmak
devil
v.
182
General
ile dolu olmak
be imbued with
v.
183
General
silme dolu olmak
brim
v.
184
General
dolu olmak
be filled with
v.
185
General
dolu olmak
bristle
v.
186
General
zorluklarla dolu olmak
be fraught with difficulties
v.
187
General
özlemle dolu olmak
be filled with longing
v.
188
General
özlemle dolu olmak
be full of longing
v.
189
General
(ile) dolu olmak
be laden with
v.
190
General
umut dolu olmak
be full of hope
v.
191
General
şefkat dolu olmak
be filled with compassion
v.
192
General
(böcekle) dolu olmak
crawl
v.
193
General
dolu yağmak
hail
v.
194
General
nefret dolu olmak
be full of hate
v.
195
General
ile dolu olmak
abound in
v.
196
General
ile dolu olmak
teem with
v.
197
General
sevinç dolu olmak
be full of joy
v.
198
General
sevinç dolu olmak
be filled with joy
v.
199
General
dolu dolu yaşamak
live life fully
v.
200
General
dolu dolu yaşamak
live life to the fullest
v.
201
General
tüm odalar dolu olmak
no vacancy
v.
202
General
çalışma hayatı başarılarla dolu olmak
have a successful career
v.
203
General
ünlülerle dolu olmak
be packed with celebrities
v.
204
General
azim dolu olmak
be full of determination
v.
205
General
nefret dolu olmak
be filled with hate
v.
206
General
ile dolu olmak
abound with
v.
207
General
hayatı dolu dolu yaşamak
live life to the fullest
v.
208
General
tüm odalar dolu olmak
have no room available
v.
209
General
tüm odalar dolu olmak
no room available
v.
210
General
tüm odalar dolu olmak
be fully booked
v.
211
General
tüm odalar dolu olmak
be booked up
v.
212
General
tüm odalar dolu olmak
be fully booked up
v.
213
General
meşgul/dolu olmak
be occupied
v.
214
General
dolu olmak
be abundant in
v.
215
General
müşteri dolu olmak
be full of customers
v.
216
General
ile kaynamak/dolu olmak/dolup taşmak
be flooded with
v.
217
General
insan dolu olmak
be heaving
v.
218
General
farklı durum veya unsurlarla dolu olmak
checker
v.
219
General
zıt unsur ve durumlarla dolu olmak
chequer
v.
220
General
(bir şey ile) dolu olmak
abound with
v.
221
General
bir şey ile dolu olmak
be littered with
v.
222
General
daha dolu hale getirmek
enrich
v.
223
General
dolu gibi yağmak
hail
v.
224
General
ağzına kadar dolu olmak
be stuffed
v.
225
General
hazırcevap sözlerle dolu bir sohbet etmek
repartee
v.
226
General
ağzına kadar dolu olmak
burst
v.
227
General
coşkuyla dolu olmak
glow
v.
228
General
neşeyle dolu olmak
glow
v.
229
General
taşacak kadar dolu olmak
overfill
v.
230
General
vızıltıyla dolu olmak
buzz
v.
231
General
uğultulu konuşmayla dolu olmak
buzz
v.
232
General
çakıl ve kumu su dolu kap içinde döndürerek (değerli mineralleri) ayrıştırmak
pan out
v.
233
General
insanla dolu olarak temsil etmek veya resmetmek
people
v.
234
General
acı dolu tecrübeler yaşatmak
scarify
v.
235
General
arzu dolu bakmak
smicker [scotland]
v.
236
General
dolu olmak
sny [dialect] [uk]
v.
237
General
taşacak kadar dolu olmak
spill
v.
238
General
(tabanca vb.) dolu olmak
charge
v.
239
General
dolu olmak
occupy
v.
240
General
hayat dolu
vital
adj.
241
General
değişik olaylarla dolu
checkered
adj.
242
General
uzun ve boş laf dolu
windy
adj.
243
General
öfke dolu fakat sessiz
sullen
adj.
244
General
sevgi dolu
warmhearted
adj.
245
General
hayat dolu
animated
adj.
246
General
dolu
fraught with
adj.
247
General
şükran dolu
thankful
adj.
248
General
tıka basa dolu
overcrowded
adj.
249
General
ağzına kadar dolu
flush
adj.
250
General
haberlerle dolu
newsy
adj.
251
General
hayat dolu
genial
adj.
252
General
dolu
replete
adj.
253
General
ağzına kadar dolu
brimfull
adj.
254
General
hayat dolu
lively
adj.
255
General
rüya dolu
dreamy
adj.
256
General
aşk dolu
amatory
adj.
257
General
dolu olmayan
clear
adj.
258
General
övgü dolu
laudatory
adj.
259
General
sevgi dolu
full of love
adj.
260
General
dolu
abundant
adj.
261
General
deli dolu
lively
adj.
262
General
fazla dolu
overfull
adj.
263
General
dolu
thick
adj.
264
General
minnet dolu
thankful
adj.
265
General
fazla dolu
congested
adj.
266
General
yanlış dolu (metin)
corrupt
adj.
267
General
sevinç dolu
ecstatical
adj.
268
General
dolu
crowded
adj.
269
General
kin dolu
virulent
adj.
270
General
daha fazla otla dolu
weedier
adj.
271
General
sevgi dolu
adoring
adj.
272
General
özlem dolu
yearnful
adj.
273
General
dolu
abounding
adj.
274
General
dolu
fraught
adj.
275
General
balık dolu
fishy
adj.
276
General
mağaralarla dolu
cavernous
adj.
277
General
yaşam dolu
bouncy
adj.
278
General
şehvet dolu
sultry
adj.
279
General
dolu
crammed
adj.
280
General
tekrarlarla dolu
repetitious
adj.
281
General
uluma sesleriyle dolu
howling
adj.
282
General
haz dolu
voluptuous
adj.
283
General
gazap dolu
wrathful
adj.
284
General
ağzına kadar dolu
brimful
adj.
285
General
dolu
alive with
adj.
286
General
söğütlerle dolu
willowy
adj.
287
General
çukurlarla dolu
pocked
adj.
288
General
ağız ağıza dolu
completely full
adj.
289
General
aşk ve macera dolu
romantic
adj.
290
General
nefret dolu
venomous
adj.
291
General
dolu
shot
adj.
292
General
sevgi dolu
affectionate
adj.
293
General
övgü dolu
exalted
adj.
294
General
kötü sözlerle dolu
abusive
adj.
295
General
saygı dolu
worshipful
adj.
296
General
dolu olan
abounding
adj.
297
General
şehvet dolu
lustful
adj.
298
General
kırıntılarla dolu
crummy
adj.
299
General
sevgi dolu
warm
adj.
300
General
neşe dolu
gleeful
adj.
301
General
dolu
instinct
adj.
302
General
ile dolu
brimming with
adj.
303
General
su dolu
watery
adj.
304
General
sevgi dolu
soft
adj.
305
General
dolu
shot through
adj.
306
General
hayat dolu
dewy
adj.
307
General
hayat dolu
vibrant
adj.
308
General
deyimlerle dolu
idiomatic
adj.
309
General
neşe dolu
mirthful
adj.
310
General
böcek dolu
buggy
adj.
311
General
sır dolu
arcane
adj.
312
General
şakalarla dolu
jestful
adj.
313
General
is dolu
fuliginous
adj.
314
General
özlem dolu
nostalgic
adj.
315
General
hüsran dolu
frustrated
adj.
316
General
dolu
brimful of
adj.
317
General
yaşam dolu
lively
adj.
318
General
hayat dolu
vivid
adj.
319
General
yıldızlarla dolu
starry
adj.
320
General
dolu
rife
adj.
321
General
rüya dolu
dreamful
adj.
322
General
dolu
charged
adj.
323
General
kamış dolu
reedy
adj.
324
General
hayat dolu
full of life
adj.
325
General
bir dolu
lots of
adj.
326
General
övgü dolu
complimentary
adj.
327
General
hakaret dolu
scornful
adj.
328
General
hayat dolu
quick
adj.
329
General
şehvet dolu
amorous
adj.
330
General
aşk dolu
adoring
adj.
331
General
nefret dolu
hateful
adj.
332
General
sevinç dolu
ecstatic
adj.
333
General
acı dolu
anguished
adj.
334
General
hasret dolu
wistful
adj.
335
General
teknik detaylarla dolu (yazı/konuşma)
technical
adj.
336
General
su dolu
filled with water
adj.
337
General
övgü dolu
rave
adj.
338
General
saygı dolu
reverential
adj.
339
General
sitem dolu
reproachful
adj.
340
General
dolu
laden
adj.
341
General
gereksiz sözlerle dolu
verbose
adj.
342
General
şehvet dolu
fiery
adj.
343
General
sevda dolu
torrid
adj.
344
General
raflarla dolu
shelfy
adj.
345
General
acı dolu
wailful
adj.
346
General
ağzına kadar dolu
chock full
adj.
347
General
keder dolu
woful
adj.
348
General
incinme dolu
teenful
adj.
349
General
ağzına kadar dolu
full to the brim
adj.
350
General
en enerji dolu
zippiest
adj.
351
General
bir dolu
plenty of
adj.
352
General
dolu
instinct with
adj.
353
General
neşeyle dolu
joyful
adj.
354
General
hakaret dolu
opprobrious
adj.
355
General
ağzına kadar dolu
full to overflowing
adj.
356
General
nasihat dolu
hortative
adj.
357
General
ihtiras dolu
torrid
adj.
358
General
dolu
vibrant with
adj.
359
General
dolu
filled
adj.
360
General
çirkinliklerle dolu
scurrilous
adj.
361
General
macera dolu ve heyecan verici (hikaye/roman vb)
swashbuckling
adj.
362
General
ile dolu
brimfull of
adj.
363
General
aşk dolu
loving
adj.
364
General
dolu
steeped in
adj.
365
General
yaşam dolu
alive
adj.
366
General
özlem dolu
yearning
adj.
367
General
buharla dolu
fumy
adj.
368
General
hayat dolu
live
adj.
369
General
duman veya kurum dolu
fuliginous
adj.
370
General
dolu
full of
adj.
371
General
ağzına kadar dolu
packed
adj.
372
General
nefret dolu
baleful
adj.
373
General
hüzün dolu
plaintive
adj.
374
General
hayat dolu
exuberant
adj.
375
General
aşk dolu
amative
adj.
376
General
ile dolu
fraught with
adj.
377
General
hayat dolu
alive
adj.
378
General
olaylarla dolu
eventful
adj.
379
General
arsızca ve zeka dolu (bir şey)
smart
adj.
380
General
keyif dolu
delighting
adj.
381
General
sevgi dolu
fond
adj.
382
General
ışık dolu
luminous
adj.
383
General
özlem dolu
wistful
adj.
384
General
ile dolu
replete with
adj.
385
General
kuşku dolu
suspicious
adj.
386
General
hayat dolu
fresh
adj.
387
General
kar yağmış gibi (bir şeyle) dolu
snowy with
adj.
388
General
bilinmezlerle dolu
secretive
adj.
389
General
ile dolu
pregnant with
adj.
390
General
hayat dolu
animate
adj.
391
General
ufak yumrularla dolu
nubbly
adj.
392
General
garaz dolu
rancorous
adj.
393
General
su dolu
waterlogged
adj.
394
General
daha enerji dolu
zippier
adj.
395
General
papatya dolu
daisied
adj.
396
General
hayat dolu
corky
adj.
397
General
buharla dolu
steamy
adj.
398
General
kin dolu
venomous
adj.
399
General
zevk dolu
pleasureful
adj.
400
General
hayat dolu
as fresh as daisy
adj.
401
General
çiçeklerle dolu
abloom
adj.
402
General
çeliskilerle dolu
ridden with contradictions
adj.
403
General
anlamlı sözlerle dolu
sententious
adj.
404
General
hayat dolu
sprightly
adj.
405
General
ile dolu
rife with
adj.
406
General
dolu (bol)
abundant
adj.
407
General
yabani otlarla dolu
weedy
adj.
408
General
hayat dolu
vivacious
adj.
409
General
özlem dolu
longing
adj.
410
General
yılan dolu
snaky
adj.
411
General
dolu (içerik)
filled
adj.
412
General
kıskançlık dolu
jaundiced
adj.
413
General
ince dallarla dolu
spriggy
adj.
414
General
ile dolu
full of
adj.
415
General
sevgi dolu
exorable
adj.
416
General
dolu (bol miktarda)
abundant in
adj.
417
General
ağzına kadar dolu
topfull
adj.
418
General
mağazalarla ya da alışveriş merkezleriyle dolu
shoppy
adj.
419
General
en sığlık yerlerle dolu olan
shoaliest
adj.
420
General
ağzına kadar dolu
topful
adj.
421
General
daha sığlık yerlerle dolu olan
shoalier
adj.
422
General
dolu
loaded
adj.
423
General
dolu
engaged
adj.
424
General
dolu
full
adj.
425
General
içi su dolu
water logged
adj.
426
General
heyecan dolu
charged
adj.
427
General
acı dolu
tristful
adj.
428
General
hüzün dolu
tristful
adj.
429
General
dolu dizgin
very fast
adj.
430
General
bit yumurtası (sirke) dolu
nitty
adj.
431
General
yumrularla dolu
nubbly
adj.
432
General
ev gibi dolu
houseful
adj.
433
General
kin dolu
venemous
adj.
434
General
alüvyonla dolu
silty
adj.
435
General
gereğinden çok işçi dolu
overmanned
adj.
436
General
ağaçlarla dolu
arboraceous
adj.
437
General
şarkı dolu
songful
adj.
438
General
komikliklerle dolu
humourous
adj.
439
General
gereksiz sözlerle dolu
pleonastic
adj.
440
General
tamamen dolu
fully loaded
adj.
441
General
huzur dolu
peaceful
adj.
442
General
huzur dolu
tranquil
adj.
443
General
ile dolu
vibrant with
adj.
444
General
sivilcelerle dolu
pustulous
adj.
445
General
tıklım tıklım dolu
full to overflowing
adj.
446
General
-le dolu
brimming with
adj.
447
General
ağzına kadar dolu
chock-a-block
adj.
448
General
tıklım tıklım dolu
jam-packed
adj.
449
General
dolu (ile dolu olmak)
filled with
adj.
450
General
tıka basa dolu
jam-packed
adj.
451
General
binalarla dolu
built-up
adj.
452
General
hıncahınç dolu
jam-packed
adj.
453
General
stres dolu
stress-filled
adj.
454
General
sevgi dolu
warm-hearted
adj.
455
General
kötülük dolu
baleful
adj.
456
General
nefret dolu
catty
adj.
457
General
dolu
occupied
adj.
458
General
derin duygularla dolu
impassioned
adj.
459
General
suyla dolu
waterlogged
adj.
460
General
sevgi dolu
loving
adj.
461
General
coşku dolu
full of the joys of spring
adj.
462
General
nefret dolu
wicked
adj.
463
General
tıka basa dolu (koltuk vb)
overstuffed
adj.
464
General
eğlence dolu
fun-filled
adj.
465
General
dolu
spread all through with
adj.
466
General
ile dolu
spread all through with
adj.
467
General
tıka basa dolu
overstuffed
adj.
468
General
okla dolu
arrowy
adj.
469
General
öfke dolu
rageful
adj.
470
General
gurur dolu
swollen with pride
adj.
471
General
zorluklarla dolu
arduous
adj.
472
General
güçlüklerle dolu
arduous
adj.
473
General
hayat dolu
full of spirit
adj.
474
General
macera dolu
adventureful
adj.
475
General
eğlence dolu
full of fun
adj.
476
General
buz dolu
ice laden
adj.
477
General
sürprizlerle dolu
full of surprises
adj.
478
General
stres dolu
full of stress
adj.
479
General
yarı dolu
half full
adj.
480
General
çatışma/anlaşmazlık dolu
conflict-ridden
adj.
481
General
skandallarla dolu
full of scandals
adj.
482
General
hıncahınç dolu
packed
adj.
483
General
şehvet dolu
steamy
adj.
484
General
engellerle dolu
barful
adj.
485
General
su dolu
water-filled
adj.
486
General
su ile dolu
water-filled
adj.
487
General
içi su dolu
water-filled
adj.
488
General
suyla dolu
water-filled
adj.
489
General
güven dolu
trusting
adj.
490
General
şehvet dolu/şehvetli/arzu edilir
concupiscible
adj.
491
General
kurbağa dolu
froggy
adj.
492
General
yoğun ve insan dolu
teeming
adj.
493
General
heyecan dolu
psyched out
adj.
494
General
heyecan dolu
psyched
adj.
495
General
kahkaha dolu
laugh-filled
adj.
496
General
romantizm dolu
full of romance
adj.
497
General
macera dolu
full of adventure
adj.
498
General
heyecan dolu
exciteful
adj.
499
General
neşe dolu
blest
adj.
500
General
beğeni dolu
admiring
adj.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of dolu dolu
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy